İngiliz hükümeti, Çin’in Hong Kong Özel İdari Bölgesi’nden yaşama, çalışma ve eğitim gibi gerekçelerle ülkeye gelen Hong Konglu ailelere 43 milyon sterlin (yaklaşık 59,14 milyon dolar) yardımda bulunacak.
Independent gazetesinin haberine göre, İngiltere İskan Bakanı Robert Jenrick, yaptığı açıklamada, Hong Kong’dan İngiliz Ulusal Denizaşırı (BNO) pasaportlarıyla gelen ailelerin, İngiltere’de kendilerine başarılı bir şekilde hayat kurmaları için söz konusu fondan yararlanacaklarını söyledi.
Jenrick, yaklaşık 60 milyon dolarlık yardımın, BNO pasaportlu Hong Kongluların yaşama, çalışma ve eğitim konusunda desteklenmesini sağlayacağını ve İngiltere’nin Hong Kong halkının statüsüne ilişkin tarihi ve ahlaki taahhüdü olduğunu belirtti.
BNO statüsündeki kişilerin hak ve özgürlüklerinin Hong Kong’da uygulanan ulusal güvenlik yasası tarafından kısıtlandığını kaydeden Jenrick, bu kişilerin İngiltere’de statülerine bağlı haklarına ilişkin yapılan değişikliğin doğru olduğunu ifade etti.
BNO statüsü
Hong Kong ile bağlantılı denizaşırı İngiliz topraklarında yaşayan binlerce kişi, 1 Temmuz 1997’den önce İngiliz vatandaşı (denizaşırı) olarak kayıt yaptırmıştı.
İngiltere İçişleri Bakanlığının kayıtlarına göre, Hong Kong’da 314 bin BNO sahibi bulunuyor. Bunlar yürürlükte olan mevzuata göre İngiltere’de yalnızca 6 ay bulunma hakkına sahip.
BNO sahiplerinin statüleri İngiltere’den daha kolay konsolosluk yardımı alma hakkı tanısa da bu durum vatandaşlığa eş değer değil.
Ulusal Güvenlik Yasası
Çin hükümetinin, Hong Kong’da uygulanması planlanan ve merkezi hükümeti yıkmaya teşebbüs, vatana ihanet ve ulusal güvenliği tehlikeye atan eylemleri yasaklayan Ulusal Güvenlik Yasası’nı 30 Haziran 2020’de onayladığı bildirilmişti.
Ulusal güvenlik yasasının Pekin yönetiminin Hong Kong’un özerk yapısına müdahalelerine olanak tanıyacağı, Çin yönetiminin eleştirilmesini, demokrasi ve bağımsızlık yanlısı fikirleri suç haline getireceği gerekçesiyle uluslararası toplum tarafından da eleştirilmişti.
Meseleyi “iç işleri” olarak gören Pekin yönetimi ise bu konuda görüş bildiren ve Hong Kong vatandaşlarına iltica hakkı tanıma gibi tepkiler ortaya koyan ülkelere karşı yasal ve diplomatik girişimlerde bulunacağını açıklamıştı.