İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab NATO üyelerini hoşgörü ve ifade özgürlüğü konusunda omuz omuza durmaya çağırdığı açıklamasıyla, ittifakın iki üyesi Fransa ve Türkiye arasındaki son gerginlikte örtülü bir tavır aldı.
İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab, NATO müttefiklerini hoşgörü ve ifade özgürlüğü konusunda omuz omuza durmaya çağırarak, örgütün iki üyesi, Fransa ile Türkiye arasında yaşanan gerginlikte ülke ismi vermeden tavır gösterdi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Salı günü Fransa’yı İslam karşıtı bir gündem yürütmekle suçlamış ve Fransız mallarını boykot çağrısı yapmıştı.
Raab ” Birleşik Krallık, öğretmen Samuel Paty’nin korkunç bir şekilde öldürülmesi ardından Fransa ve Fransız halkıyla dayanışma içindedir. Terörizm asla ve hiç bir şekilde meşru görülemez” diye konuştu.
İngiltere Dışişleri Bakanı sözlerini “NATO müttefikleri ve genel olarak uluslararası toplum, hoşgörü ve ifade özgürlüğü temel değerleri konusunda omuz omuza durmalı. Teröristlere asla bizi bölme zevkini tattırmamalıyız” diye sürdürdü.
Nasıl tırmandı?
Son gerginlik Fransa’da, ifade özgürlüğü dersinde öğrencilerine Muhammed peygamber karikatürleri gösteren öğretmen Samuel Paty’nin 16 Ekim’de Çeçen asıllı bir kişi tarafından öldürülmesi ardından tırmandı.
İslamda Muhammed peygamberin resmedilmesi günah sayıldığı gerekçesiyle hedef olan öğretmenin öldürülmesinden sonra, kamuoyundan da geniş destek alan Fransa hükümeti bunun bir ifade özgürlüğü meselesi olduğunu vurguladı, karikatürler resmi binaların dış cephelerine yansıtıldı.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron öğretmen Paty’nin bir kahraman olduğunu söyleyerek Fransa’daki Müslüman toplumuna egemen olmayı amaçladığını söylediği “İslamcı ayrılıkçılık” ile savaşma sözü verdi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 23 Ekim’de Muhammed Peygamber karikatürlerinin resmi binaların cephelerine yansıtılmasını ve ve Almanya’da bir camiye düzenlenen polis baskınını eleştirdi ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron için ” “Bu Macron denilen zatın Müslümanlarla derdi nedir? Macron’un zihinsel noktada bir tedaviye ihtiyacı var. İnanç özgürlüğünden anlamayan ve kendi ülkesinde yaşayan milyonlarca farklı inanç mensubu insanlara bu şekilde davranan bir devlet başkanına başka ne denilebilir? Öncelikle bir akli noktada kontrol” dedi.
Fransa bu sözler üzerine Ankara’daki büyükelçisini ‘istişarelerde bulunmak üzere’ geri çağırdı. Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Türkiye’yi “Fransa’ya karşı nefreti kışkırtmaya çalışmakla” suçladı.
Fransa cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada ise, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözleri kabul edilemez. Asabiyet ve hakaret bir yöntem değildir” ifadesi kullanıldı.
Bunu bazı İslam ülkelerindeki boykot çağrıları izledi.
Katar, Kuveyt, Cezayir, Sudan, Ürdün, Fas ve Lübnan dahil bir çok ülkede yapılan Fransız ürünlerine boykot çağrılarına, dün Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı ve “Sakın Fransız markalara asla iltifat etmeyin, bunları sakın almayın” diyerek boykot çağrısında bulundu.
Bu arada, 2015 yılında da gerginlik yaratan karikürlerin yayınlandığı Charlie Hebdo adlı Fransız mizah dergisinin, bu hafta Erdoğan’ı hedef alan bir kapakla çıkması da tartışma yarattı.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, “Sağduyu sahibi herkes bu iğrenç yayıncılığı kınamalı ve reddetmelidir” dedi