İrlanda’da Pazar günü düzenlenen genel seçimlerde bir zamanlar IRA’nın (İrlanda Cumhuriyet Ordusu) siyasi kanadı olarak adlandırılan milliyetçi ve solcu Sinn Fein birinci parti oldu.
Oyların yüzde 96’sının sayıldığı seçimlerde Sinn Fein oyların yüzde 24,5’ini alırken, muhalefet partisi Fianna Fail oyların yüzde 22,2’sini, başbakan Leo Varadkar’ın iktidar partisi olan Fine Gael yüzde 20,9’unu, Yeşiller ise yüzde 7,4’ünü aldı.
Sinn Fein’in bu seçimlerin kazananı olması, şimdiye kadar merkez sağ partilerin üstünlük kurduğu İrlanda’da sol bir partinin zafer kazanması dolayısıyla ülke tarihi açısından önemli.
Ancak Sinn Fein’in en fazla sayıda oyu almış olması hükümeti kurması için yeterli değil.
İrlanda’da nispi temsil sistemi olduğu için 159 koltuklu parlamentoda en yüksek koltuk sayısına ulaşamayabilir.
39 seçim bölgesinin olduğu ülkede 42 adayla seçimlere giren Sinn Fein’in hükümet kurup kuramayacağı partilerin parlamentoya kaç milletvekilini soktuğu görüldükten sonra netleşecek.
Sinn Fein’in lideri Mary Lou McDonald, Pazar günü toplanan destekçilerine ‘bir devrim gerçekleştirdiklerini’ söyleyerek diğer partilerle bir koalisyon kurmaya çalışacağını, ülkenin artık ikili parti sisteminde olmadığını söyledi.
Partinin en büyük söylemi evsizlik, yükselen kiralar ve hastanelerdeki bekleme listelerini eleştirmeye yönelikti.
Partinin programındaki en büyük gündem maddesi ise Birleşik Krallık’ın parçası olan Kuzey İrlanda’nın İrlanda ile birleşmesi; bunun için de iktidara gelmeleri takdirinde İngiltere’nin beş yıl içinde bir referandum düzenlemesi için baskı kuracaklarını öne sürüyorlar.
Yeniden seçime gidilebilir
Partinin lideri McDonald, Yeşiller ve diğer küçük sol partilerle koalisyon görüşmeleri gerçekleştirerek Fine Gael ve Fianna Fáil olmadan bir hükümet kurmaya çalışacaklarını söyledi.
Ancak Fine Gael ya da Fianna Fáil partileriyle bir hükümet kurma ihtimalini de tamamen görmezden gelmedi.
Başbakan Varadkar, partisi Fine Gael’in Sinn Fein ile iktidara girmeyeceğini yinelerken Fianna Fail lideri Micheal Martin’in bu konuda eskisi kadar katı bir tutum içinde olmadığı görüldü.
Koalisyon görüşmelerinden bir sonuç alınamaması takdirinde ülke tekrar seçime gidebilir.
Şimdiye kadar ülkeyi Fine Gael ve Fianna Fail partilerinin yönettiği görülmüştü.
Sinn Fein, çatışmaların yaşandığı özellikle 1970’ler boyunca IRA’nın siyasi kolu olarak adlandırılıyordu, 1998 Hayırlı Cuma Anlaşması’na kadar ise uçlarda bir parti olarak görülmekteydi.
Ancak özellikle son seçimlerde gelir adaletsizliğine vurgu yapması dolasıyla gençlerin desteğini kazanmayı başardı.