İngiltere Başbakanı Theresa May’in Avrupa Birliği (AB) liderleri ile hafta içi Salzburg’da yaptığı Brexit görüşmelerinden sonuç alınamaması, ülkede referandum ve erken seçim tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Ana muhalefetteki İşçi Partisi’nin lideri Jeremy Corbyn, partisinin yıllık konferansındaki oylamadan bu yönde bir karar çıkması halinde, ikinci bir Brexit referandumu çağrılarını destekleyeceğini söyledi.
Ancak bunun yerine erken genel seçimlere gidilmesini tercih edeceğini kaydetti.
Brexit Bakanı Dominic Raab ise sonbaharda erken genel seçime gidileceği iddialarını yalanladı.
İngiltere’de AB üyeliğinin yeniden oylanmasını isteyenler gibi, Başbakan May’in AB’den çıkış planının referanduma sunulmasını destekleyenler de var.
Corbyn’nin yakın müttefiki, İngiltere’nin en büyük sendikasının başındaki isim Len McCluskey ise İngiltere’nin AB’de kalıp kalmamasının oylanacağı ikinci bir Brexit referandumunun yapılmaması gerektiğini söyledi.
İşçi Partisi üyesi Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan geçen hafta, hükümetin AB’den çıkış sürecini iyi yönetemediği eleştirisinde bulunup, ikinci bir Brexit referandumu düzenlenmesi çağrısı yapmıştı.
Corbyn, ikinci bir referandumu desteklemesi için 100’den fazla dilekçe ile çağrıda bulunan partililerin baskısı altında.
İşçi Partisi şimdiye kadar İngiltere’nin AB’den çıkışı ya da çıkış planı üzerine referandum yapılması çağrılarını resmi bir şekilde reddetmedi.
BBC’ye açıklamalarda bulunan Corbyn, yeni bir referandum çağrısında bulunmadığını, İşçi Partisi’nin İngiltere ile AB ilişkilerini müzakere edebilmesine olanak sağlayacak genel seçimleri tercih edeceğini söyledi ve ekledi:
“Konferansın sonucunu görmek gerek. Parti içi demokrasiye sadık kalmak durumundayım” dedi.
İngiltere’nin Avrupa Ekonomik Topluluğu’na katılmasının ardından, 1975’te ‘İngiltere Birlik’te kalmalı mı, Birlik’ten ayrılmalı mı’ sorusunun gündeme geldiği bir referandum yapılmıştı.
Jeremy Corbyn, bu referandumda Birlik’ten ayrılınması yönünde oy kullandığını itiraf etmişti.
Bu oylamada, İngilizlerin yüzde 67’si AB’de kalınması yönünde oy kullandı.
İngiltere, 2016’da yapılan referandumda ise yüzde 48’e karşı yüzde 52 oyla AB’den ayrılma kararı aldı.
29 Mart 2017’de de Lizbon Anlaşması’nın 50. maddesinin yürürlüğe konularak başlatılan Brexit sürecinin gelecek yıl mart ayında tamamlanması bekleniyor.
İNGİLTERE’NİN AB’DEN ANLAŞMASIZ AYRILMASI GÜNDEMDE
AB, geçen hafta yapılan liderler zirvesinin ardından, “İngiltere’nin Brexit planı işe yaramaz açıklamasını” yapmıştı.
Bu açıklamanın ardından İngiltere’nin AB’den anlaşmasız ayrılma senaryoları ağırlık kazanmıştı.
İngiltere’nin AB’den ayrılma stratejisini içeren Chequers Planı Temmuz ayında hükümet tarafından kabul edilmişti.
Söz konusu plan, İngiltere ile AB arasında malların serbest dolaşımının güvence altına alınmasını öngörüyor.
AB’nin ortak pazarı ise sadece malların değil kişilerin, hizmetlerin ve sermayenin serbest dolaşımını da kapsıyor. (BBCTÜRKÇE)