Elon Musk gerçeklik algımızın aslında hiper gerçekçi bir bilgisayar simülasyonu olduğuna dair inancını yeniden ortaya koymak için 1970’lerin video oyunu Pong’a atıfta bulundu.
The Independent’ın haberine göre, popüler bir mühendislik bilgileri hesabının Pong hakkında paylaştığı bir tweet’e yanıt veren SpaceX ve Tesla’nın patronu, oyunun piyasaya sürülmesinden bu yana geçen yıllarda grafik ve oynanıştaki ilerlemenin, insanlığın gerçek dünyadan farksız dijital dünyalar yaratma yolunda olduğuna işaret ettiğini söyledi.
Milyarder “49 yıl sonra, oyunlar foto-gerçekçi üç boyutlu dünyalar” diye yazdı.
Musk daha önce filozof Nick Bostrom’un 2003 tarihli bir makalesinde ortaya konan simülasyon hipotezine katıldığını söylemişti. Hipoteze göre gelecekte bilgi işlem gücündeki ilerlemeler, sonraki nesillerin atalarının çok yüksek sayıda ve son derece ayrıntılı simülasyonlarını yürütmesine imkan tanıyacak.
Bostrom, bir gün bunun gerçekleşmesi durumunda, “o zaman bizimki gibi zihinlerin büyük çoğunluğunun orijinal ırka değil, orijinal bir ırkın gelişmiş torunları tarafından simüle edilen insanlara ait olabileceği” iddiasında bulunmuştu.
Musk, bu makaleye dayanarak, içinde yaşadığımız evrenin yüzde 99,99 ihtimalle bir bilgisayar simülasyonu olduğunu belirtmişti.
Unreal Engine gibi araçlar, fotogerçekçi, gerçek zamanlı üç boyutlu ortamların yaratılmasına imkan sağlarken sanal gerçeklik başlıkları ve dokunsal geri bildirim kıyafetleri gibi teknolojiler, bu simüle edilmiş dünyalarda yaşamanın gerçekte nasıl bir şey olduğuna ilişkin bir fikir sunuyor.
Bir simülasyonda yaşadığımız fikri, son yarım yüzyılda bilim kurgu filmlerinde ve edebiyatta popüler bir konu oldu: En dikkate değer örneklerden birisi de Matrix serisi.
Filmin temel önermesi, bildiğimiz gerçekliğin aslında doğrudan kafatasımızın arkasına takılan bir kablo aracılığıyla deneyimlediğimiz bir bilgisayar simülasyonu olması.
Elon Musk’ın sayısız ticari girişiminden biri, beyin ve bilgisayar arasında doğrudan bir bağlantı sağlayan yüksek bant genişliğine sahip bir beyin-makine arayüzüyle bu teknolojinin ilkel bir halini kullanıyor.
Neuralink girişimi ilk olarak nörolojik bozuklukları tedavi etmeyi amaçlarken cihazın sonraki sürümleri kullanıcılara doğrudan beyne müzik yayını yapmak, kaygı seviyelerini düzenlemek ve nihayetinde insanların gelişmiş yapay zeka biçimleriyle rekabet etmesine imkan sunmak gibi “gelişmiş yetenekler” sunabilir.
Önceki aylarda Neuralink bir maymunu sadece zihnini kullanarak Pong oynamak üzere eğittiğini açıklamıştı.