Zengin ülkelerde on milyonlarca doz aşı dağıtımı yapıldı. Yoksul ülkelerde ise bu sayı yüzlerle sınırlı kaldı. Bunun en büyük nedeni de, zengin ülkelerin mevcut aşıların çoğunu önceden satın almış olması.
Örneğin Kanada, her bir vatandaşının beş defa aşılanmasını sağlayacak kadar çok aşı satın aldı. Bu tip örnekler nedeniyle dünyanın geri kalanı, özellikle düşük gelirli ülkelerin çoğu aşıya erişim için 2022’yi beklemek zorunda.
Bu adil olmayan dağıtımdan etkilenen ülkelerin başında can kaybının dörtte birinin yaşandığı Latin Amerika ülkeleri geliyor. Arjantin, Venezuela ve Bolivya geri kalmamak için, klinik deneyleri tamamlanmadan Rus hükümetinin geliştirdiği Sputnik V aşısından sipariş etmeye başladı.
Çoğu yoksul ülke de, 2 milyar doz aşıyı ücretsiz temin etmek için oluşturulan küresel girişim COVAX’ı bekliyor. COVAX, Şubat ayında dağıtıma başlayacak ama piyasada, bu girişimin satın alabileceği aşı neredeyse hiç kalmadı.
Aşı dağıtımındaki düzensizlik, bu yarışın da eşit koşullarda yürütülmediğini gösteriyor. Dünya Sağlık Örgütü Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, “Dünya ahlaki çöküntü felaketinin eşiğinde” uyarısı yaptı.
Birçok ülke de aşıya erişim için farklı yollar deniyor, kendileri üretmeye başlıyor. Aşının farklı üreticiler tarafından da tedarik edilmesi ve üretilmesi için ilaç şirketlerinin yöntemlerini paylaşması lazım ama hiçbir şirket buna yanaşmıyor.
Çoğu düşük gelirli ülkenin 2022’ye kadar aşılanamayacağı göz önünde bulundurulduğunda, pandeminin de sonunun yakın olduğunu söylemek çok mümkün görünmüyor.