ABD-İran misillemelerinin 3. Dünya Savaşı korkusu yarattığı dönemde, İsrail’den ‘kuş uçurtmayan’ lazer silahı geliştirdiği açıklaması geldi. Savunma Bakanlığı, uzun yıllardır yüz milyonlarca dolar akıtılan arge sonucunda, her ateşlemesi 1 dolar tutacak, elektriğe bağlı oldukça cephane sıkıntısı çekmeyecek fütüristik lazer silahını tanıttı.
İsrail Savunma Bakanlığı, füze, roket ve insansız hava araçlarını vurmak üzere Demir Kubbe hava savunma sistemini tamamlayacak yeni lazer sistemi geliştirdiklerini duyurdu.
Öncesinde ABD’nin İran’ın 2 numarası Kasım Süleymani’ye suikastine Irak’taki ABD üslerine füze saldırısıyla yanıt veren Tahran, kendisine karşı saldırılar için askeri üslerini kullandıran ülkeleri de vurmakla tehdit etmişti.
Bakanlığın bugünkü açıklamasına göre, savunma şirketleri ve akademinin araştırmalarına on yıllardır yapılan yatırımlar sayesinde son dönemde kaydedilen bir teknolojik gelişme, bu sistemi mümkün kıldı.
Fütüristik savunma sistemi, henüz gelişme aşamasında, yıl boyunca denemeleri yapılacak ve kısa vadede operasyonel olmayacak.
Tıpkı Demir Kubbe gibi onu tamamlayacak lazer savunma sisteminin geliştirilmesi de yüz milyonlarca dolara mal oldu, ama ikincisi, her kullanımının çok ucuza gelmesi sayesinde nihayetinde çok uygun maliyetli olacak.
İsrail Savunma Bakanlığı Silah Geliştirme ve Teknoloji Altyapı İdaresi’ne (MAFAT) başkanlık eden Tuğgeneral Yaniv Rotem, Demir Kubbe’den her avcı füze atşının binlerce dolara mal olduğunu, oysa lazerin her ateşlenmesinin ortalama 1 dolar tutacağını söyledi.
Demir Kubbe sınırlı sayıda avcı füze kapsayabiliyorken, lazer sistemi elektriğe bağlı olduğu müddetçe cephane kıtlığı çekmeyecek. Bu, eski kimyasal lazer sistemlerinden çok daha gelişmiş bir sistem.
Tek dezavantajı ise kötü hava koşullarından kaynaklanan düşük görüş şartlarında doğru düzgün çalışmaması.
MAFAT Başkanı Tuğgeneral Rotem, “Sadece görebildiğimiz bir şeyi lazerle vurabiliriz” dedi.
Bakanlığın açıklamasına göre MAFAT ile Elbit ve Rafael savunma şirketleri, birlikte çalışarak bu lazer sisteminin üç versiyonunu geliştirecek:
Biri statik karaya bağlı sistem olacak ve İsrail sınırlarına konuşlandırılarak çevredeki yerleşimler korumaya alınacak.
Diğeri mobil bir platforma yüklenerek sahadaki askerleri korumaya alacak.
Üçüncüsü uçağa konuşlandırılıp bulutların üzerine çıkarılarak düşük görüş şartları sorunu aşılacak ve böylece sistemin menzili muazzam ölçüde genişleyecek.
‘Oyun değiştirici’
“Havada, karada ve denizde değişik enerjilerin kullanıldığı yeni bir savaş çağına giriyoruz. Bakanlığın son yıllardaki arge yatırımları İsrail devletini yüksek enerjili lazer sistemleri alanında lider ülkeler arasına soktu” diyen Rotem şu değerlendirmeleri yaptı:
“Bu görülemeyen ve duyulamayan bir silah… Kinetik Demir Kubbe ve lazer sistemi gibi iki farklı ve birbirini tamamlayan teknolojinin kullanılması, oyun değiştirici nitelikte… Bu, birçok seçenek sunan bir sistem, geleceğin silahı…”
Açıklamaya göre bu lazer sisteminin geliştirilmesine katılan başka bir ülke bulunmuyor halihazırda.
Aralık 2018’de İsrail’in ekonomi gazetesi Globes, eski Savunma Bakanı Avigdor Liberman’ın bakanlığa lazer teknolojisine çok büyük yatırım yapılması ve kullanılabilir bir prototip üretilmesi çabalarının hızlandırılması talimatını verdiğini yazmıştı.
Çarşamba gecesi bakanlığın başarısını kutlayan bir açıklama yapan Liberman’ın halefi Naftali Bennett, “İsrail beyni, yeni icatlarla liderlik etmeye devam ediyor. Lazer projesi savunma nizamını daha öldürücü, daha güçlü ve daha ileri hale getirecek” dedi.
İsrail Savunma Bakanı “Elimizde varolan savunma araçlarına kuzeyden ve güneyden gelen tehditlere karşı lazer kılıcını da ekleyeceğiz” vurgusunu yaptı.
İsrail’e göre Lübnan’daki İran destekli Şii örgüt Hizbullah’ın cephaneliğinde 130 bin füze, roket ve top mermisi, Gazze’deki Hamas ve İslami Cihad’da da bunlardan on binlerce var.
İsrail bu ‘tehditleri’ gerekçe göstererek geçmişte kısa menzilli Demir Kubbe, orta menzilli Davud’un Sapanı ve uzun menzilli Arrow ve Patriot’tan oluşan çok katmanlı bir hava savunma yelpazesi kurmuştu.