Libya’da isyancı general Halife Hafter’e ait bir üste, Fransa’ya ait dört tanksavar füzesinin bulunmasının ardından, Fransız hükümeti Birleşmiş Milletler’in silah ambargosunu ihlal ettiği iddialarını reddetti.
Fransa Savunma Bakanı, “kullanılamaz durumdaki” Amerikan yapımı füzelerin herhangi bir gruba verilmesinin söz konusu olmadığını ve tahrip edilmek üzere olduklarını savundu.
Ancak füzeler, başkent Trablus’un güneyindeki, General Halife Hafter’e sadık güçlerin kullandığı bir kampta bulundu.
General Hafter’e bağlı güçler, başkent Trablus’u ele geçirmek için savaşıyor.
Uluslararası alanda tanınan Libya hükümetinin bulunduğu Trablus’u ele geçirmek için girişilen çatışmalar, Hafter güçlerinin Nisan ayındaki saldırısıyla başladı ve o dönemden bu yana yüzlerce kişi öldü.
BM destekli hükümete bağlı güçlerin geçen ay ele geçirdiği kampta bulunan füzelerle ilgili olarak, Washington’da da bir soruşturma başlatıldı.
Fransa, tanklara ve diğer zırhlı araçlara karşı kullanılabilecek füzelerin kendisine ait olduğunu kabul etti.
Savunma Bakanlığı’nın açıklamasında “Bu silahlar, istihbarat ve terörle mücadele görevlerini yerine getiren güçlerin koruması içindi” denildi.
Açıklamada ayrıca füzelerin “hasarlı ve kullanılamaz durumda oldukları” savunulurken, “tahrip edilmeleri öncesinde geçici olarak depoda tutuldukları” iddia edildi.
Fransa, daha önce de General Hafter’e destek vermekle suçlanmış, BM’nin 2011’de koyduğu silah ambargosuna uyarınca, silah yardımında bulunulduğu iddiasını hep reddetmişti.
Libya’da, ülkeyi uzun süre yöneten Muammer Kaddafi’nin 2011’de devrilmesinden sonra, şiddet ve bölünme hakim oldu.
Ülkede hiç bir grup tam anlamıyla hakimiyeti sağlayamadı ve belli siyasi ve askeri gruplar arasında bölünmüş durumda.
Başlıca iki grup ise General Hafter ve Başbakan Fayez Mustafa el Sarraj’a bağlı.
Libya siyasetinde 40 yıldan uzun süre aktif olan Hafter, 1980’li yılların sonunda Kaddafi ile ters düşmüş ve ABD’de sürgünde yaşamaya başlamıştı.
2011’deki ayaklanmanın başlamasından sonra ülkesine dönen General Hafter, ülkenin doğusunda hakim oldu ve Fransa, Mısır ve BAE’nin desteğini kazandı.