The British Fashion Council (BFC) tarafından düzenlenen Londra Fashion Week 2022, 16-20 Eylül arasında gerçekleşti. Dünyanın merakla beklenen moda haftalarından biri olan ve beş güne yayılan Londra Moda Haftası, sanattan güncel konulara farklı konseptlerle hazırlanan defilelerle geride kaldı.
İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth’ın ölümü nedeniyle, Londra moda haftasında bazı büyük markaları gösterilerini iptal etmişti. Ancak diğerleri, Kraliçe Elizabeth’e övgüler yaparak dâhil olmak üzere tasarımcılarla devam etti. Londra Moda Haftası’nın merakla beklenen tasarımcıları arasında Türkiye kökenli olan iki tasarımcı da vardı. Çalışmalarını İngiltere’de sürdüren ve genç yaşlarda kendine has çizgiler oluşturan Bora Aksu ve Erdem Moralıoğlu, 16 – 20 Eylül arasında düzenlenen Londra Moda Haftası’nda sahnedeydi.
Geçtiğimiz Şubat ayından gerçekleşen Londra Moda Haftası’nda yer alan Sevda London, İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth’ın ölümünden dolayı Eylül ayında düzenlenen etkinliğe katılmamı kararı aldı. Sevda London sosyal medya hesabından bu açıklamayı yayımladı:
‘‘Majesteleri Kraliçe’nin ölüm haberini derinden üzdük. Kaybının yasını tutmak için Kraliyet Ailesine katılıyoruz. 16 Eylül Cuma günü Londra’daki Wolf & Badger ile birlikte planladığımız etkinliğimiz de dahil olmak üzere Londra Moda Haftası iş etkinliklerini erteliyoruz. Yas döneminin ardından yeni tarih için sizleri bilgilendirmeye devam edeceğiz.’’
Londra Gazete olarak, Londra Moda Haftası’na katılan başarılı iki Türk kökenli tasarımcılar Bora Aksu ve Erdem Moralıoğlu hakkında okuyucularımız için daha fazla bilgi toplayıp bir araya getirdik.
BORA AKSU
Bora Aksu, koleksiyonundaki giysilerin Domenico Dolce ve Stefano Gabbana tarafından ilham verici parçalar olarak satın alındığı Central Saint Martins Moda Tasarımı Yüksek Lisansından mezun olduktan sonra 2002 yılında kendi etiketini kurdu. Gündelik giyime benzersiz yaklaşımı nedeniyle moda basınından erken eleştiriler alan Aksu, art arda sekiz sezon NEWGEN fonu almaya hak kazandı ve son 14 yıldır Londra Moda Haftası’nda programda gösterildi.
Tasarım estetiği romantik bir duyarlılığı ham zarafetle birleştiren Bora Aksu, “Bir tasarımcı olarak amacım kendi güzellik tanımımı yaratmak ve benim için kadın formu en önemli araç” diyor. Hassas dokulu kumaşlar ve tuhaf detaylar, daha koyu, daha katlı unsurların dekoratif şekilleri ve yarı saydam bir renk kullanımını sertleştiren terzilik üzerine farklı bir dokunuşla destekleniyor. Tasarımcı, “İşimde saflık ve güzellik yaratan bir kusur var” diye açıklıyor. Bora Aksu’nun dokunuştaki mahareti ve el işçiliğine yaptığı yatırım, aynı zamanda Türk köklerinden de yararlanarak koleksiyonlarına benzersiz bir demi-couture kalitesi kazandırıyor; tasarımcının son 15 yılda moda endüstrisindeki konumunu ayırt eden bir unsur. En son Bora Aksu, Asya’da önemli bir genişleme yaşadı. Etiketin şu anda Asya Pasifik bölgesinde, Pekin’deki bir amiral mağazası da dâhil olmak üzere 61 bağımsız butiği bulunuyor. Bu büyüme ile birlikte Bora Aksu’nun hazır giyim ürünlerine ek olarak çeşitli elbiseler, abiyeler ve ceketler üretilmeye başlandı.
ERDEM MORALIOĞLU
ERDEM, Londra merkezli, kadınlar için cesur modanın bağımsız bir evidir. 2005 yılında tasarımcı Erdem Moralıoğlu tarafından kurulan marka, sektörde kendi yolunu çizmiştir. Şiirsel ve titiz, eskimeyen ve zamansız, güçlü ve çok yönlü Erdem’in dünyası, güç ve güzelliğin ilgi çekici bir etkileşimidir. Erdem, on beş yılda, tasarımını yaptığı kadınlara güç ve güven aşılamak için modayı aşan coşkulu bir kadınlık dili kurmuştur. Bu, yoğun ve romantik bir güzellikle akıcı bir şekilde konuşulan, karakter olarak çağrıştırıcı ve eksantrik olan tutkulu bir dildir.
Erdem’in evi, zanaatkarlığın gücüne ve becerisine olan inançla desteklenen kültürlü ve bilgilidir. Akıl ve el, hayal gücünü hassasiyet, sanat ve el yapımının zorlayıcı maharetiyle hayata geçirmek için birlikte çalışır. Geleneksel becerilere saygı, teknik ve uygulamada yenilik heyecanı ile birleştirilir. Erdem özünde bir hikaye anlatıcısıdır. Koleksiyonlar, belirli bir yerde ve zamanda belirli bir anda kahraman kadınları savunan bir anlatı etrafında oluşturulur. Erdem’in modası dramatik, atmosferik ve duyguların hizmetinde dışavurumcudur: önemli olan ne giydiği değil, nasıl hissettiğidir.
