kıbrıs ingiltere londra lefkoşa
DOLAR
32,3192
EURO
35,0609
STERLIN
40,8995
BITCOIN
$70.651
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
LONDRA
Orta şiddetli yağmur
12°C
LONDRA
12°C
Orta şiddetli yağmur
Cuma Hafif yağmur
13°C
Cumartesi Kapalı
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
13°C
Pazar Hafif yağmur
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
10°C
Pazartesi orta şiddetli yağmur
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
12°C

İADD’den Zafer Bayramı mesajı

İADD’den Zafer Bayramı mesajı
30.08.2012
0
A+
A-

ataturkİngiltere Atatürkçü Düşünce Derneği (İADD), 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla bir mesaj verdi.

İADD verdiği mesajda şunları söyledi:

Bu gün; 30 Ağustos Zafer Bayramı… Mustafa Kemal’in önderliğinde bağımsızlık ve yurt aşkıyla ateşlenen, olmazı olur yapan Türk ulusunun Kurtuluş Savaşını kazandığı, Sevr Antlaşmasını parçaladığı, Lozan’da barışı sağladığı ve genç Cumhuriyetin temeline ilk harcı koyduğu günün bayramıdır.  30 Ağustos sadece bir tarih değildir. Türk’ün yaşamında bir dönüm noktasıdır.

Gelin şimdi yakın tarihimize kısa bir yolculuk yapıp Anadolu’nun ‘Manzara-i Umumiyesini’ yaşayalım…

Yıl 1919, Mayıs’ın 15’i… Emperyalizmin ileri karakolu Yunanlılar İzmir’de… Hedef, Türk’ün boynuna esaret kemendini takıp, güzel Anadolu’ya sahip olmak, böylece Megalo Idealarinin yolunu açmak. Emperyalistlerde çıkarlarına uygun bölgeleri kendi aralarında anlaşıp Anadolu’yu parçalayıp paylaşma amacındadır.

Yunan saldırısı bu amaçla yaman başlar 1920’de… Güzel yurt köşeleri bir bir elden çıkar,… Afyon, Kütahya, Eskişehir peş peşe düşmekte düşman ilerlemektedir.   Ancak düzenli ordularla “Dur!” denebilirdi bu azgın Yunan’a..  Ama ne mümkün.   Elde ne düzenli bir ordu ne silah ne cephane ne de top tüfek var..Ama Mustafa Kemal’i var  Anadolu’nun.. Bir ordu yaratılır yoktan… Bir ordu ki, yediden yetmişe dek, kadın erkek, kız kızan…

Mustafa Kemal önderliğinde “yalnız düşman değil, milletin ters giden talihi de yenilir” İnönü’nde… Ardından yeni destanlar eklenir tarihe sırasıyla… İşte Aslıhanlar, Afyon, Kütahya… İşte Eskişehir, Dumlupınar, Sakarya… Türk ordusunun Sakarya’da kazandığı zaferin bir başka benzeri yoktur yer yüzünde.  Çünkü Türk ordusu, Osmanlı’nın Viyana’da uğradığı bozgun  sonrasında süreklilik kazanan  toprak kayıplarına, yenilgilerine Sakarya’da “Dur!” demiştir.

Ulu Önder Mustafa Kemal’in, “Hattı-ı müdafaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır. o satıh, bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaş kanıyla sulanmadıkça düşmana terk olunmaz.” emrinin anlamıni çok iyi kavrayan Türk ulusu “Ya istiklâl, ya ölüm…” parolasıyla son olanaklarına, gücünün sonuna değin mücadele etmiştir..

Türk ordusu Ağustos 1922 de karşı taarruza geçer.. Artık her şey, Akdeniz’i “ilk hedef” gösteren bir başkomutanın emir ve komutasında Türk ordusunun, Eskişehir’den İzmir’e kadar sürdüreceği ölüm-kalım savaşına bağlanmıştır: ..Sabırsızlıkla beklenen Büyük Taarruz, 26 Ağustos sabahı günün ilk ışıklarıyla başlar.

Yunan mevzilerini teftiş eden bir İngiliz generalinin “Türkler bu tahkimatı altı ayda aşarlarsa, bir günde aştık diye öğünebilirler” dediği yer, dört gün gibi kısa zamanda ele geçirildi.. Parola kısa ve kesindi:     “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri…”  Artık zafer yakındı, uzansak tutacaktık sanki o zaferi.

Günlerce açlığa, susuzluğa meydan okumuş, umutla el birliği etmiş bir ordunun yalın ayaklarındaki sızıydı o zafer…

Yuvalarını, bebelerini terk ederek erine cephane taşıyan kadınların sırtındaki ağrıydı o zafer…

Evini, yurdunu, bağımsızlığını kaybetmiş, kanlı göz yaşlarıyla cepheden haber bekleyen bir ulusun sevinçlerindeki göz yaşıydı o zafer..

“Kurtuluş Savaşı dedik, birlik olduk, el ele vererek Gazi olduk, şehit olduk severek, isteyerek…”.

30 Ağustos Zaferle taçlandırılmış, savaş  kazanılmıştı artık… Türk tarihinin akışı bir başka aydınlanmanın, bir çağ atlamanın yolunu açmıştı  30 Ağustos sabahı.  30 Ağustos’ta  Yurdu işgalden kurtardık, milleti zulümden. Bir vatan yarattık çağdaş kurumlarıyla temelden. Bu kez,  Atatürk ‘ümüzün reformlarla başlattğı devrimlerini ölümünden sonra sürdüremiyen siyasiler, aymazlıklarının sonucu yeşerttikleri karşı devrimci güçlerin  dini siyasi ve ticari çıkarlarına alet etmeleri, emperyalist ülkeler ve kurumlardan ve de onların hizmetindeki  satılmış medya’nın, sözde aydının, bürokratın desteği ile oluşan bu karşı devrimci güruhu kahrolarak görüyoruz ki bugün iktidardadır ve pervasızca emellerini adım adım gerçekleştirme yolundadır.

Tarihini yadsıyan, 30 Austos’a yüreğinde ve beyninde gerekli yeri veremiyen,vermeyen dahası pervasızca düşüncelerinde bu kutsal günün bayram olarak kutlanmasına dahi tahammül edemeyen yurt sevgisinden, Mustafa Kemal ideolojisinden nasibini alamamış Emperyalizmin emrinde kişiliklerini satışa çıkarmış irticai eylemler içindeki zavallı yaratıklar, sözde aydınlar, aymaz siyasetçiler, her sınıf ve meslekten genelde İÇ DÜŞMANLAR yığınında yer alanlar uyanın gaflet uykusundan.   DIŞ DÜŞMANI tepelemekle mücadelemiz bitmemiştir. Sırada iç düşmanlar var.. Ikinci kurtuluş savaşı var.

Şimdi soralım kendimize, peki başlatmak için daha ne bekleniyor.  Ve bu konuda biz n’aptık, n’apıyoruz, n’apacağız. İvedilikle yanıtlanması gereken günümüzün temel sorusu budur.

Hepimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlu olsun.’

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.