1 MAYIS İşçi ve Emekçi Bayramının coşkuyla kutlandığı Londra’da, kutlamalara katılan toplum üyelerimiz daha iyi şartlar istediklerini dile getirdi. Yediden yetmişe kadın ve erkeklerin katıldığı yürüyüşte yer alan Türk ve Kürt toplumlundan vatandaşlar, yıllardır talep edilen iyileştirmeleri ve günümüzde özellikle İngiliz hükümetinin eğitim, sağlık, çalışma ve barınma gibi temel haklarda gittiği kesintilere karşı itirazlarını Londra Gazete aracılığıyla yetkililere duyurmaya çalıştı.
Çağdaş Canbolat
1 Mayıs alanları eski yıllara göre yabancı işçilerin katılımının daha çok olduğu bir gün oldu. Özellikle Bulgaristanlı, Romanyalı, Polonyalı ve Filistinli çalışanların sömürüldüklerini daha çok hissettikleri bir dönem olması nedeniyle buluştuğu bir gün oldu. Her geçen gün çalışanların üzerindeki baskı artmaya devam ediyor. Şu an etrafımıza baktığımız zaman farklı kökenden birçok millet görebiliyoruz. İşçi Partisi ve Ana Muhalefet lideri Jeremy Corbyn’in önermiş olduğu saat başı çalışma ücretinin 10 pound olması önemli bir açıklama fakat Muhafazakar Parti bunlardan bahsetmiyor. İşçilerin çoğu tamamen yalnız kalmış durumda. Bireyler işsiz kaldıklarında güvendiği kamu alanlarındaki kesintiler o kadar çok ki sırtını dayayacak bir alanları yok. Eskiden işsiz maaşı almak mümkün iken şu an alınmaması için önünde engeller var. Mesela gönüllü çalışma dayatmaları var; geçtiğimiz yıllarda bir market çalışanı işsiz bırakılıyor ve aynı işi gönüllü yapması gerekiyor, yani bunun gibi emekleri sömürülen çalışanlar var. Bizler de göçmen kurumu olarak bu alandaki sorunlara ortak bir mücadele ile çözüm bulmak için çalışmalar gerçekleştiriyoruz.
Suat Eroğlu
İşçi sınıfının uluslararası birlik ve beraberlik mücadele günü olan 1 Mayıs’ı bir araya gelerek kutluyoruz. İşçi sınıfının kapitalizmin olduğu her yerde talepleri aynı ve istedikleri aynı yöndedir. Eğitim, sağlık, barınma ve ulaşım gibi insanlığın en temel hakları işçilerin dillerinde. Yoğun bir şekilde hem sağlık sistemi, hem de eğitim sistemleri eleştiriliyor; kesintilere karşı mücadele söz konusu. Londra’da da katılımın oldukça fazla olduğunu görebiliyoruz. Türkiye’de de boyun eğmeyen 100 binlerce insan haksızlıklara ve kötü yönetime karşı hep birlikte olarak sözlerimizi ve düşüncelerimizi meydanlarda dile getiriyoruz.
Oktay Şahbaz
1 Mayıs’ta hem yerli hem göçmen işçiler olarak meydanlarda buluştuk. Burada olmamızın birçok gerekçesi bulunuyor. En önemli sebeplerinden birisi dünyadaki savaşların, katliamların, ırkçı saldırıların artmasını, nükleer silahlanmalar gibi dünyamızın geleceğini kaygı altına alan gelişmelere tepki göstermek için alanlardayız. İngiltere’de yaşayan yerli ve göçmen işçi ve emekçiler olarak tepkimizi göstermemiz gerekiyor. Taleplerimize ve İngiltere’deki yaşam koşullarımıza baktığımızda bir çok farklı alanda kaygılarımız bulunuyor. Sağlık, eğitim ve kamu alanlarında İngiltere’nin işçiler üstünde büyük bir sorumluluk yüklediğini düşünüyorum. 1 Mayıs’ın mücadeleci özelliğini tekrar gün yüzüne çıkartmak için çalışıyoruz.
Pınar Cinpolat
İngiltere’de işveren ve işçiler arasında ücretler konusunda ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Çalışanlar aldıkları ücretlerle yaşamsal giderlerini karşılayamıyor. 1 Mayıs için meydanlarda olmamızın sebebi de bu duruma tepki göstererek, sesimizi duyurmaktır. Yaptığımız işin karşılığını almak ve kadınlara uygulanan psikolojik baskılara karşı durarak eşitliği sağlamak için elimizden geleni yapmamız gerekiyor. Büyük veya küçük şirketlerde kadınlara karşı uygulanan yaptırımlarla sürekli kadınlar eziliyor. Erkekler ve kadınlar aynı işi yaparken ücret dağılımında erkekler hep daha fazla alıyor. Ben muhasebe mezunuyum fakat iş ilanlarına baktığınızda genellikle erkek muhasebeci arıyorlar çünkü kadınların doğum izni kullanması çoğu işveren için mali bir külfet ve büyük bir sıkıntı. Kadınların becerilerinden yararlanmak yerine onların şirkete zarar verebileceğini düşünüyor ve iş vermiyorlar.
Çınar Altun
İngiliz Çalışma Bakanlığının işçilere verilmesi gereken haklar üzerinde yeterli uğraşı göstermediklerini düşünüyorum. Her geçen gün işsizliğin daha da arttığı bu dönemde gerekli çalışmaların yapılmadığını bütün çalışanlar olarak görebiliyoruz. Güvencesi olmayan, kısa dönemli iş sözleşmelerinin çoğunlukla tercih edilmesinin veya sıfır saat sözleşmesi yaparak çalışanlara verilen hakların sınırlandırılmasına hepimiz tepki göstermek için meydanlardayız. Ülke ekonomisine ve geleceğine dair atılan adımlarda kısa dönemli anlaşmalar kullanmak gerek çalışanlara gerek ülke ekonomisine ciddi zararlar verecektir. İnsanlar artık üniversiteyi bitirmeden iş bulabileceklerini düşündükleri için iş verenler eskisi gibi donanımlı işçi çalıştırmak yerine ücretsiz veya ucuz işçi çalıştırmak için çaba gösteriyor.
Tolga Aramaz
İngiltere’deki işçi ve emekçilerin haklarının daha iyi şartlar altına alınması için bugün Türkler, Kürtler, Aleviler hep birlikte meydana gelerek duruşumuzu gösterdik. İşçi ve emekçinin her zaman arkasındayız. Bu sene çok ciddi bir katılım gerçekleştirildi. Bunun en büyük sebebinin Jeremy Corbyn olduğunu düşünüyorum. Her zamanki gibi zulme ve baskıya karşı olduğumuzu haykırıyoruz. 1 milyon öğrenci işsiz yada hakkettiği bir pozisyonun çok daha altında çalışarak hayatını geçindirmeye çalışıyor. İngiltere’de siyasi hayatını sürdüren Muhafazakar Partinin gerçekleştirdiği çalışmalar sonucunun getirdiği yaptırımlarla insanların işsiz veya hakkettiği ücreti almadığını düşünüyorum.
Ceren Sağır
Önümüzdeki aylarda genel seçim olacağı için bugün meydanlarda toplanan kişi sayısı çok daha fazla oldu. İngiltere’deki işçi ve emekçi sınıfının yaşamsal koşullarının daha iyi seviyelere gelmesi için en başta evsiz kişilere çözüm bulmaları gerekiyor. Ayrıca üniversiteden yeni mezun olmuş kişilerin ve genç yaştaki insanların birçok anlamda yaşadığı sıkıntılar bulunuyor. Başlıca sıkıntılarsa eğitimdeki kesintiler olarak görünüyor. Yeni gelecek hükümetin öncelikle bu sıkıntılara çözüm bulması gerekiyor. Asgari ücretin kesinlikle yükseltilmesi gerekiyor. Fakat bu artışın faydası olacak mıdır ya da olumlu yönde etki sağlayacak mıdır bilemiyoruz. Çünkü hayatımızdaki sorunların çözümünün asgari ücretle bağlantılı olduğunu düşünmüyorum. Hükümetin işsizlik ve ev sıkıntısı yaşayan kişilere çözüm bulunması durumunda, insanların çoğunun daha mutlu bir hayat sürecek.
Elif Beritan Bulut
Özellikle 70’li yıllardan sonra dünyadaki sol geleneğin ivme kazanması ile emekçiliğin ortaya çıkması dile gelmeye başladı. Kapitalist sistemde özellikle işverenin proleter kesim üzerinde yaptığı baskı ve faşizan tavır 1 Mayıs’ın önemini daha da güçlendirdi. Günümüz tarihinde sistemin toplumlar üzerinde kurduğu hakimiyet ise kaçınılmaz bir gerçektir. Bu sebeple emek ve sermaye arasındaki ayrım daha da derinleşmiştir. İnsanların sokaklara çıkarak emeğini ve hakkını araması tek çözüm yoludur.
