kıbrıs ingiltere londra lefkoşa
DOLAR
32,5555
EURO
34,8878
STERLIN
40,5793
BITCOIN
$66.632
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
LONDRA
Parçalı bulutlu
12°C
LONDRA
12°C
Parçalı bulutlu
Perşembe Hafif yağmur
11°C
Cuma Hafif yağmur
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
13°C
Cumartesi Hafif yağmur
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
15°C
Pazar hafif yağmur
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
15°C

Lozan tartışmaları

01.10.2016
0
A+
A-

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yıldönümü yaklaşırken hala devletin temelini, doğum belgesini, tapusunu oluşturan Lozan Antlaşması’nın tartışma konusu yapılması ilginç. Bunu devlet başkanının yapması daha da ilginç.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yıldönümü yaklaşırken hala devletin temelini, doğum belgesini, tapusunu oluşturan Lozan Antlaşması’nın tartışma konusu yapılması ilginç. Bunu devlet başkanının yapması daha da ilginç. Öncelikle “Bu tartışmaya girmek gerekir mi?” sorusuna cevap aramak lazım. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın alışageldiğimiz gündem değiştirme taktiklerini göz önünde buludurduğumuzda “Yine gündemi değiştirmeye çalışıyor” diye düşünebiliriz. Ne var ki konu Lozan ve çok önemli. Aydın olan herkesin bu konuda görüş ortaya koyması gerekir. Susmak aydına yaraşmaz. Görüşünüz ne olursa olsun, lehte veya alehte, tartışmaya katılmak gerek. Aksi takdirde en önemli konular gündeme geldiği zaman bile konuşmayan, susan bir toplum ortaya çıkar. Sağolsun Taha Akyol “Yine Lozan” başlıklı güzel bir yazı ile konuya açıklık getirdi. Akyol’un Hürriyet gazetesindeki makalesini herkese tavsiye ederim.

Cumhurbaşkanı makamının görevlerinden biri birleştirici, kucaklayıcı olmaktır. Lozan Antlaşması konusunda söylenenlerin birleştirici değil kutuplaştırıcı olduğu ortada. Türkiye içte ve dışta büyük sorunlarla mücadele ederken kutuplaşmaya mı ihtiyacı var? Konunun zamanlaması tuhaf. Şimdi Türkiye’nin gündemi Lozan’ı tartışmak mı? Bunun Türkiye’ye ne gibi yararı olacak? İslamcı, sağcı bazı kesimlerin Lozan’a yönelik eleştirileri yeni değil. Eskiden beri bunu yapıyorlar. Atatürk ve İsmet İnönü ile ilgili görüşleri de malum. Lozan tartışılamaz mı? Tartışılabilir ve zaten uzun zamandan beri tartışılıyor. Görünen o ki bu tartışmalar yakında bitmeyecek. Önemli olan tartışmaları tarih bilimi, belgeler ışığında yapmaktır. İdeolojik temelde yapılan tartışmalardan faydalı bir sonuç çıkmaz. İdeolojik saplantı içinde olanlar doğrunun tekelinin kendilerinde olduğunu sanırlar. Eleştirel düşünceye yabancıdırlar. Elbette bu da kendi bilecekleri iş.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ege adaları konusunda söylediklerinin tarihi gerçeklerle uyuşmadığını tarihçiler açıkladı. Tarihçi Sinan Meydan “Ege Adaları, Lozan Antlaşması ile kaybedilmedi. 1911 Trablusgarp Savaşı’ndan sonra imzalanan 1912 Uşi Antlaşması ile kısmen İtalya’ya bırakıldı. 1913 Londra-Atina Antlaşması ile Yunanistan’a bırakıldı. Türkiye Lozan’a giderken Ege Adaları elinde değildi. 10 sene önce kaybetmişti. Kaybedilen bir şey tekrar nasıl kaybedilebilir? 1923 yılı koşullarında Lozan Antlaşması’ndan daha iyisi elde edilemezdi” diyerek görüş açıkladı. Taha Akyol da “Osmanlı Meclisi’nin ilan ettiği Misak-ı Milli’de Musul ve Kerkük vardır ama adalar yoktur. Çünkü Misak-ı Milli Birinci Dünya Savaşı’nın ateşkesle bittiği sırada Türk ordusunun bulunduğu yerleri vatan olarak tanımlıyordu. 12 Adalarda İtalyan ordusu, Ege adalarında Yunan ordusu vardı” diye hatırlatmada bulundu. Ayrıca Türkiye Lozan’da sadece adalar değil Kıbrıs, Mısır, Sudan, Suriye, Irak üzerindeki haklarından da vazgeçmişti. Kıbrıs, Mısır, Sudan pratikte çoktan kaybedilmişti. Mondros Mütarekesi imzalandığında Suriye ve Irak’ın büyük kısmı İngiliz ordusunun elindeydi. Bunlar da hata mıydı? O dönemde Türkiye’yi yönetenler gerçekçiydi. Güçlerinin neye yettiğini, neye yetmediğini iyi biliyorlardı. Unutmayalım Lozan imzalandığında İstanbul hala işgal altındaydı. Keşke şimdiki iktidar Ortadoğu’da aynı gerçekçiliği sergileyebilseydi.

“1920’de bize Sevr’i gösterdiler, 1923’te bizi Lozan’a razı ettiler” sözleri ne anlama geliyor? Şu mu söyleniyor? “Müttefiklerin gerçek hedefi Sevr’i uygulamak değildi, asıl hedefleri Lozan’dı ve sonuçta bunu yaptılar.” Sevr’in yırtılmasında ulusal kurtuluş mücadelesinin rolü yadsınıyor mu? Müttefikler Birinci Dünya Savaşı’nda yenilgiye uğrayan diğer ülkelere dayattıkları anlaşmaları sonuna kadar uyguladılar. Blöf yapmadılar. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nu küçük parçalara ayırdılar. Almanya’yı küçülttüler. Uygulanamayan tek anlaşma Osmanlı’ya imzalatılan Sevr’di ve bunun nedeni müttefiklerin niyetleri değil, Anadolu’da çok zor koşullarda verilen milli mücadeleydi. Müttefiklerin gücü yetseydi Sevr’i noktası, virgülüyle uygularlardı. Lozan, Anadolu’da verilen mücadelenin yarattığı yeni güçler dengesinin ürünüydü.

Lozan tartışmalarının dış boyutunu da unutmamak gerek. İçte söylenen sözlerin dışta yankıları olur. Nitekim Yunanistan’ın tepkisi gecikmedi. “Uluslararası anlaşmalarla belirlenmiş sınırları sorgulayan, revizyonist ülke” imajı hiç bir ülkeye yarar getirmez. Suni tartışmalara gerek yok. Türkiye’yi şimdi yönetenler ülkenin karşı karşıya olduğu ciddi iç ve dış sorunları çözümlemeye yoğunlaşsınlar. Tarihi tarihçilere bıraksınlar.

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

  1. Erkân dan biri says:

    Eger adam gibi bir antlasma imzalayabilmis olsaydik ulkemizde kalir gurbetci olmaz benzini 5tl yerine 50kr dan alirdik kimseye de eyvallahimiz olmazdi. Ayrica hangi gercekcilikten bahsediyorsunuz Avrupanin yeni bir savasa gucu ordusu ve ekonomisi yetmezdi. almanlar kaybedince biz de kaybetmisiz yillardir ayni sacmaligi okuttular bize lozan a da zafer dediler kendi golgesinden korkanlar. Bu ulkeni potansiyelini ne 1. Dunya savasinda ne de Canakkale de goremediler. Hala da goremiyorlar. Yazik.